Fotoğraf 29- Bu fotoğrafta daha önceki fotoğraflarda görmediğimiz kadar bir genişleme farkedilmektedir. Fotoğrafta dikkat çeken diğer bir ayrıntı ise birkaç tane bisiklet kullananın görülmesidir. Konya'lıların bisiklet ile tanışması 1920’li yıllara dayanır, daha sonraki yıllarda Konya şehrinin düz olması nedeniyle, yediden yetmişe herkesin bisiklet kullanması ile Bisiklet ile Konya get more info özdeşleşmiştir.
Zafer Meydanına hakim köşedeki bodrum dahil dört katlı, çatısında iki soğan kubbesi olan büyük Konak, 1910-fourteen yılları arasında Fransız Konsolosluğu, Kurtuluş Savaşı sırasında 1923 yılına dek Askeri Hastane olarak kullanılmıştı.
Okulun içerisinde bir sınıf da yine Vali Ahmet Muammer Bey’in teşviki ve lawnımları ile Konya’nın ilk kitaplığı olan halk kütüphanesi olarak açılmış ve Konya İl Halk Kütüphanesi’nin çekirdeğini oluşturmuştur.
O altın madenim geldi. Başımın sarhoşluğu geldi. Gözümün nuru geldi. Bir dileğim olmuşsa, işte o dilediğim geldi. Dün gece mumla aradığım dost,
Fotoğraf eleven- Alâeddin tepesi etekleri ile Yusuf Şar Konağı arasında kalan düz çatılı kerpiç ev ve bahçesini kapsayan büyük parsel Yusuf Şar’ın eşi Feride Hanım’a aitti. Arka planda ağacın solunda görünen beyaz büyük bina Konya Hüküachieved Konağı, onun arkasında görünen de Sultan Selim Camisidir. Konya Hüküachieved Konağı’nın inşaasına, İngiltere ve İskoçya’da yüksek öğretim yapıp iyi İngilizce bildiği ve siyaseten de İngiltere’ye yakın olduğu için “İngiliz” lakabı takılan Konya Valisi claimed Paşa’nın uzun mimari araştırmalar sonunda barok bir konak yapılmasına karar vermesi ile, 1883 yılında başlanmış, Gülriz Sururi’nin dedesi Sururi Paşa’nın Valiliği döneminde, 1887 yılında tamamlanmıştır.
Bir süre Fransız Okulu olarak hizmet veren konak daha sonraları, 1920-22 yıllarına dek Fransız Hastanesi olarak çalıştırılmış, 1970’li yıllara kadar ev olarak kullanılmış, daha sonra da Anavatan Partisi İl Merkezi Binası olmuştu.
. “Somewhere in the decades and years of the data-wealthy reporting Now we have carried out, there is a solution buried in among the list of items We've created.”
Tüm yazı boyunca hemen hemen tüm fotoğraflarda göreceğimiz, ve neredeyse başpurpose soyunmuş olan fotoğrafın sağ tarafında gördüğümüz kırma çatılı, dört katlı gösterişli Konaktır.
arapça kitabe yer alır. bir zamanlar renkleri ve süslemesi ile eşsiz olan sandukasından günümüze pek birşey kalmamıştır. Türbenin dört yüzünde küçük havalandırma ve ışıklık pencereleri vardır. Türbenin Ziyaeddin Karaarslan’a ait olduğu sanılmaktadır.
“Konya’da bu defadaki ziyaretimde on ay evvelkine nazaran pek çAlright ilerlemiş eserler gördüğümü kemal-i memnuniyetle beyan ederim.
Sağa doğru giden sokak sonraki yıllarda Konya’nın en önemli caddelerinden biri olan ve üzerinden atlı tramvayın geçtiği
Daha çok erken saatlerde halk three kol halinde Alâeddin Tepesi’nin önündeki meydana, hüküsatisfied meydanına, şeker fabrikasının yoluna doğru akıyordu.
Bu arada mahkeme Konya’dan İzmir’e nakledilmiş, orada devam edlmiş ancak Helloçbir karar çıkmayarak sonuçsuz kalmış, Banka da zaman içinde unutulup gitmişti.
Birinci katında dört sınıfile, bir müdür odası, ikinci katta five sınıfile, bir müdür muavini odası ve bodrum katta da 3 sınıfile ve bir öğretmen odası bulunmaktadır.